Oracle 1978 yılında SQL(Structured Query Langugage) desteği olan pazardaki ilk ilişkisel veritabanı olarak ilk versiyonunu piyasa sürüyor. Akabinde Oracle özellikle içerdiği zengin hazır paket desteği ve günümüzde metalink üzerinden 7*24*365 hızlı ve kaliteli destek anlayışı ile bu pazarda rakiplerine göre daha önde oldu. Bugün Oracle içinde SQL ve kendi prosedür dili PL/SQL ile sahip olduğu Java veya C desteğine gerek kalmadan hemen hemen her ihtiyacı hızla ve kolaylıkla karşılayabiliyoruz.
PL/SQL Oracle için veri ulaşım katmanıdır, dışsal uygulamaların veritabanı ile performanslı ve özellikle ölçeklenebilir şeklide konuşabilmesi için olmazsa olmaz bir geliştirme dilidir. Sahip olduğu güçlü paketleme mantığı ile karmaşık veri modelleri güvenle dış uygulamaların müdahalelerinden korunmalıdır. JDBC gibi tüm veritabanları için standart olarak geliştirilmiş erişim yöntemlerinden PL/SQL’in en önemli
farkıı, Oracle veritabanının konuştuğu dil PL/SQL olduğundan okuma/yazma işlemlerinin benzer kaynak tablolar üzerinde yoğun olarak yapıldığı OLTP(Online transaction Processing) sistemlerinin başarımında gözlemlenir. Ayrıca ihtiyacımız veri olduğundan, bu şekilde farklı teknolojiler kullanan yeni uygulamalar geliştirmek mümkündür, konu teknoloji değil veridir, bundan 15 sene önce Cobol ile yazılan uygulamalar önce client-server ardından internet ile 3-tier şimdide Service Oriented Architecture altında gerçeklenmeye devam etmiştir. Bu değişimde sabit kalan veritabanıdır, çünkü uygulamalarınızın kalbi veri burda yaşar.
Sadece Oracle için değil, benzer ölcekte pazarda değerlendirilen kurumsal tüm veritabanları karmaşık yapılardır. Oracle veritabanı derine gidildikçe bir işletim sisteminden farksızdır, 10binlerce sayfa online belgesi bulunmaktadır, başlangıçta bu bilgi yoğunluğu insanı korkutabilir. Önemli olan tüm veritabanlarının birbirinden farklı olduğunu anlamaktır. Yazılan uygulamaların başarısı bu farklılıkları araştırarak öğrenmekte yatar. En basit anlamda SQL Server ile Oracle ‘in kilitleme mantıkları birbirinden tamamiyle farklıdır, Oracle ‘da okuyucular yazıcılardan “undo” yapısı sayesinde asla etkilenmezler, yazıcılar ise sadece aynı satır üzerinde değişiklik yapıyor olmaları durumunda satır bazında beklemeye neden olurlar. Birçok veritabanı sayfa veya tablo seviyesinde kilit koyduğundan ölçeklenebilir uygulamalar geliştirmek için doğru seçenekeler oluşturamazlar. Bence Oracle’in en güçlü olduğu yan budur, detaylı bilgi için lütfen Oracle’a başlangıç dökümanı Oracle® Database Concepts 10g Release 2 (10.2) 13 üncü kısım “Data Concurrency and Consistency” inceleyin.
Aşağıdaki bağlantılardan Oracle ile ilgili ücretsiz bir üyelik ile tüm bilgi kaynaklarına ulaşmak mümkündür.
– Tüm Oracle belgelerine versiyon bazında erişmek için;
– Ücretsiz Oracle Database 10g Express sürümü(yaklaşık 210MB, Windows veya Linux için);
– Yine ücretsiz iki Oracle geliştirme ortamı; ve
– OTN, Oracle Teknoloji Ağı;
– OTN tartışma forumu;
– AskTom tartışma forumu;
– ücretsiz üye olunan Oracle dergisi;
– ücretsiz üye olunan Türk veritabanı yöneticileri ve uygulama geliştiricelerinin bilgi paylaşım grubu;
Kapanışı çok saygı duyduğum ve son altı yıldır kitapları ile makalelerini zevkle okuduğum, uluslararası arenada en tanınmış Oracle veritabanı uzmanı Thomas Kyte ‘in cümleleri ile yapmak istiyorum; “Applications built on the databases, around the database, will succeed or fail based on how they use the database. When it comes to Oracle, high concurrency and consistency can be achieved and you can get it fast and correct every time.”
Herkese çalışmalarında başarılar ve kolaylıklar diliyorum 🙂
Teşekkürler.
Kaynakça;
– Kahin Tarihi(History of Oracle)
– Application Express nasıl başlamalı?
– Oracle son sürümünün Linux üzerinde kurulumu(Installing Oracle Database 10g Release 2 on Linux x86)
Kaynak: