2009 yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü, düzenlenen törenle Neyzen Niyazi Sayın ve Tanburi Necdet Yaşar’a gitti.
Kültür ve Turizm Bakanlığının düzenlediği Törende konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Kendi sanatı, sanatçısına sahip çıkmayan, çıkamayan bir toplumun istikbali karanlıktır. Hayatını musikiye vakfetmiş, tanbur ve neyi deyim yerindeyse aşk ile dile getirmiş böyle iki üstada sahip olmanın ülke ve millet olarak haklı gururu içindeyiz. Bizim medeniyetimiz sevgi medeniyetidir. Bizim medeniyetimizin temelinde her şeyden önce aşk vardır, aşk olduğu için meşk vardır. Özellikler buradan geliyor” dedi.
Tarihte Fatih gibi, Kanuni gibi, Atatürk gibi devlet adamları, Sinan gibi mimarlar, Fuzuli gibi şairler, Mevlana ve Yunus gibi gönül insanları bulunduğunu anlatan Erdoğan, yine aynı şekilde Farabi gibi, Dede Efendi gibi, Itri gibi, Hacı Arif Bey gibi, Yesari Asım, Münir Nurettin Selçuk gibi bestekarlar bulunduğunu ifade etti. Erdoğan, şunları söyledi;
“Dünya üzerinde hiçbir devletin, hiçbir milletin şahit olmayacağı büyük bir zenginliğe sahibiz. Ama idrakinde olunmadan o zenginlik hiç işe yaramıyor. Kendi sanatı, sanatçısına sahip çıkmayan, çıkamayan bir toplumun istikbali karanlıktır. Kendi değerlerine, kendi musikisine yabancılaşan bir toplum, tarihinden uzaklaşan bir toplum, geleceği de kurgulayamaz. Her şeyin çok hızlı tüketildiği bir zamanda yaşıyoruz. Küreselleşmeyle birlikte kültürel bir yozlaşmanın da tüm dünyayı etkisi altına aldığı bir dönemden geçiyoruz. Avrupa’nın, Amerika’nın müzik listelerini ezbere sayan ama kendi tarihinden 3 bestekarın ismini sayamayan bir gençliğin durumu bana göre, bizler için sorumluluğun en önemli başlıklarından bir tanesidir.”
Kaynak: www.internethaber.com